9 Ocak 2008 Çarşamba

İNCİLER NEREDE BULUNUR?

Tarihsel olarak dünyanın en iyi incileri, İran Körfezi’nden, özellikle bugün Bahreyn olarak bilinen yerden gelmektedir. İran Körfezi’nin incileri, nefeslerini tutarak dalış yapan dalgıçlar tarafından yaratılan ve toplanan doğal incilerdir. Körfez incilerinin özel parlaklığının sırrı, muhtemelen ada çevresindeki tatlı ve tuzlu suyun benzeri olmayan karışımından elde edilmiştir. İran Körfezi’nin doğal inci sanayii, büyük petrol birikimlerinin keşfedilmesi ile 1930’ların başında ne yazık ki birdenbire sona ermiştir. Bir zamanlar inci için dalış yapanlar, zenginliği, petrol sanayii tarafından getirilen ekonomik patlamada aramıştır. Sızan petrolden kaynaklanan su kirliliği ve istiridyelerin gelişigüzel aşırı avlanması esas olarak bir zamanlar Körfez’in inci üreten eski sularını mahvetmiştir. Bugün inci dalgıçlığı yalnızca bir hobi olarak yapılmaktadır. Yine de Bahreyn, yüksek kaliteli inciler için en önde gelen ticaret merkezlerinden biri olarak kalmaktadır. Aslında, bölgenin mirasını korumak çabası içerisinde, kültür incileri Bahreyn inci piyasasında yasaklanmıştır.

Doğal incilerin en büyük stoğu muhtemelen Hindistan’da bulunmaktadır. İronik olarak Hindistan’ın doğal inci stoğunun çoğu Bahreyn’den gelmektedir. İnci kaynağını büyük ölçüde kaybetmiş olan Bahreyn’in aksine, geleneksel inci avcılığı Hindistan’da küçük çapta hala devam etmektedir.

İncilerin kültür edilmesi sanatı, Kokichi Mikimato adlı bir adam tarafından 1893 yılında Japonya’da icat edilmiştir. Küçük bir sedef (midye kabuğunun iç tarafındaki beyaz madde) boncuğun bir istiridyeye yerleştirilmesi sureti ile o istiridyenin uyarıcıyı sedef (bir inciyi meydana getiren salgılanmış madde) ile kaplamaya başladığını keşfetmiştir. Bugüne kadar Japonlar, istiridyelerin tohumlanması konusunda en önde gelen uzmanlar olarak kabul edilmiş olup Mikimoto ailesi en büyük inci üretici imparatorluklarından biri olmaya devam etmektedir.

İlginç bir şekilde, Japonya dışında kültür incilerinin yetiştirilmeye başladığı ilk yerlerden biri Meksika’da Kalifoniya Körfezi yakınlarındadır. Ne yazık ki Meksika incileri, doğal inci istiridyesi yataklarına aşırı avlanma darbesi indirdiği ve Meksika Hükümeti 1940’ların sonunda avlanma yasağı kanunu çıkardığı zaman uluslararası piyasadan silinmiştir. Bugün Meksika, yarım (yuvarlak değil yalnızca inci dilimleri veya yarımküreleri anlamında) kültür incileri ile dünya piyasasına geri dönmeye çalışmaktadır.

İnciler büyük çoğunlukla Japonya, Avustralya, Endonezya , Myanmar , Çin Hindistan, Filipinler ve Tahiti’den gelmektedir. Bununla birlikte Japonya, dünya inci piyasasının kabaca %80’ini kontrol etmekte olup Avustralya ve Çin sırasıyla ikinci ve üçüncü sıradadır. Avustralya, Endonezya ve Myanmar etrafındaki Güney Denizi suları, büyük beyaz incileri ile ünlüyken, Japonya’nın incileri parlak özellikleri nedeniyle çok değerli kabul edilmektedir. Tatlı su incileri Çin’in inci çabalarının ana kısmını oluşturmaktadır. Daha öncede belirtildiği gibi Hindistan, doğal olarak meydana gelen incilerin en son üreticilerinden ve işleyicilerinden biri olarak tanınmaktadır. İlginç bir şekilde, Avustralya’nın incileri Endonezya ve Myanmar ile aynı denizden elde edilmesine rağmen , Avustralya yalnızca geldikleri su güruhunun değil aynı zamanda menşe ülkesinin önemini vurgulamak sureti ile kendi incilerinin diğer Güney Denizi incilerinden üstün olduğunun reklamını yapmaktadır.

Hiç yorum yok: